28 Nisan 2024 Pazar

91' Puch Maxi S Restorasyon

 



    91' Puch Maxi S model motosikletimi Kütahya'dan aldım. Aldığım kişinin söylediğine göre sanayi içinde kullanırken gaz teli kopmuş, bir dahada çalıştıramamışlar, ateşlemesinde problem olduğunu düşünüyorlar.

    Motorun yanına gittiğimde volanını çevirdim gayet iyi bir sıkıştırmaya sahip olduğunu fark ettim, ardından buji kablosunu elimle tutarak yeniden volanı çevirdim ve ateşlemenin olduğunu gördüm. Bu motorlar çok nazlı olduğu için her hangi bir buji yağlanması, boğulma vs. olduğunda çalıştırması zordur, tekniğini bilmek gerekir. 

    Neyse motorun hayli bakıma ihtiyacı var, ama neredeyse her parçası üzerinde, bu çok iyi bir şey, hoşuma giderek alıp geliyorum.




    Amacım aşağıdaki resimde bulunan oyuncak modele benzetmek olacak. Mavi renk çok cezbedici gözüküyor. :)


    Garaja getirdiğimde ilk iş motoru şaseden ayırıp sökmek oldu, fakat krank kutusunu ve şanzımanı açan civataların tamamı yalama olduğu için malesef krank kutusunu açamadım, her hangi bir sorunla karşılaşmazsam açmayacağımda. Bu şartlar altında sökebildiğim kadarıyla söktüm.



Piston ve sekmanlarda her hangi bir deformasyon görmüyorum. 



    Silindir bloğunda da her hangi bir çizik, aşınma yok, bilindiği üzere Puch marka mobiletlerin silindir bloklarının için krom kaplıdır, bu yüzden aşınmayada çok dayanıklıdırlar. Eğer yağsız bırakırsanız öncelikle pistona hasar verirsiniz, silindir bir süre sağlam kalacaktır. :)



    Pistonu ve silindiri, contaları yenileyerek yerine takıyorum.




    Motoru topladıktan sonra gerekli maskelemeleri yaparak alüminyum griye boyuyorum, bu kısmın tadı çok başka :)



    Nikel kaplamaya gidecek parçaları tespit ediyorum, böyle kaplamalı parçaları malesef boya tutmuyor, boya yaparsanızda iş çok ucuz duruyor, bunlar kaplanmak zorunda.



Kaplanan parçalardan birisi olan far kulaklarının kaplama öncesi ve sonrası görüntüsü.



    Motorun tüm parçalarını dağıttıktan sonra toplama aşamasına gelebilmek için öncelikle şasenin yeniden boyanması gerekmekte, ilk iş olarak orijinal boyanın metale inene kadar sökülmesi ve yeniden boyanması gerekiyor.


Fazlasıyla rahatlatıcı bir iş :)


Uzun uğraşlar sonunda metale kadar inmeyi başardım.


    Güzel bir temizlik ve zımparadan sonra 2 kat astar atıyorum. Astar atıldıktan sonra şase üzerindeki tüm kusurlar görünür oluyor ama şasemiz oldukça düzgün, macun çekmeye gerek bile yok. :)



    Astar kuruduktan sonra ince bir zımpara ardından baz kat boyamızın ilk katını atıyoruz. 




    2. ve 3. katın ardından oldukça canlı bir renk elde ediyorum, keyifler yerinde. :)




    Boya tamamen kuruduktan sonra bu işin olmazsa olmazı etiketimizi takarak şaseyi kenara koyuyorum, sırada amortisörler var :)



    
    Alt ve üst mesnetin boya söküm işlemlerinin ardından muhteşem rengimize boyuyoruz :)



    Ön amortisörlerin eski halinin fotoğrafını çekmeyi unuttum. :( 
Yenilendikten sonra böyle gözüküyorlar, gözle görülür kusurlar körüklerle kapatıldı ve tamamen elden geçtiler.



    Arka amortisörler her parçasına kadar söküldü temizlik ve bakımları yapıldı, burçları, keçeleri değiştirildi. Tamamen hazırlar. :)


    
    Onarılan, yenilenen ve kaplamadan gelen parçalar şase üzerinde birleşmeye başladı.




    Motor bloğu boyanmıştı biliyorsunuz, egzozda güzel bir temizlik ve polisajdan geçti, elimden geldiğinde temizlemeye çalıştım, üzerinde hatalar var fakat ileride orijinal bir egzoz bulursam değiştirme şansım var. Şimdilik bununla devam ediyorum.



    Motor bloğunu şaseye yerleştiriyorum fakat bir sorun var, üzerinden çıkan gaz kütüğü arızalı ve gaz teli bağlamak mümkün değil, yeni bir kütük bulmam gerekiyor.
Motor bloğunu takıp eksik parçaları tespit edip aramaya koyuluyorum.


    
    Elektrik tesisatının temellerini atıyorum.






    Pedallar, egzoz, far, elektrik tesisatı gibi eksikleri tamamlıyorum, her çok iyi :)











    Bu aşamada karşılaştığım sorunlar;
-Orta ayaklığın olmaması (Çalıştırmaya ciddi problem yaratır.)
-Elektrik tesisatında yanlış bağlantı yapmış olmam.
-Ön ve arka lastiklerin değişmesi gerektiği.
-Koltuğun kaplanması gerektiği.
-Gaz kolu tertibatının takılması lazım.

    Bu problemlerin çözülmesi ardından motoru çalıştırma aşamasına geleceğim. Çalışacak mı hala bilmiyorum.










27 Temmuz 2020 Pazartesi

Yıkık Motor Project 3

Yeni motorumuz Yuki YX200-CS Tornado, çooook eskiden bir dönem satılmış bir racing motor, motoru arkadaşımdan aldım yıllardır yatıyormuş, zamanında motoru kol çıkartmış onlarda çıkma bir cg tip motor bulup takmışlar fakat takarken silindiri çatlatmışlar yağ atıyormuş. Motor çalışıyor fakat yürümüyormuş. Motorla ilgili bildiklerim bunlar.


Motorumuz bu, bakmayın düzgün gözüktüğüne grenajları çürük ve kırık içinde, sökerken bir avuç akıllı vida çıktı heryeri silikonla tutturmuşlar. Tamamını söküp attım.



Bloğu arkadaşımla birlikte indiriyoruz, motor orijinalden 125cc hatta kanuni windys 125 ten çıkmış. 200cc silindir ve piston takmışlar fakat krank kolu kısa kaldığından piston üst ölü noktaya çıkmamış. Söktükten sonra anlaşıldı. Ben 150cc piston silindir kiti aldım. Aşırılığa gerek yok.





Bahsettiğim pistonun üst ölü noktası burası, bu durumda sıkıştırma oldukça azalıyor ve motor güç üretmiyor.

Motor bloğu ve tüm grenajlar söküldükten sonra motor bu halde, fakat malzeme kalitesi bence çok iyi tekerlekler, fren sistemi, amortisörler gayet oturaklı. Bu aşamada motor nakeda döneceği için gidonun genişliğini arttırıyorum ve aynı zamanda yükseltiyorum. Ayrıca racing olduğu için tur çok az onuda bir kaç müdahale ile daha iyi hale getiriyorum.




Sipariş verdiğim silindir piston kiti geldi, hemen montajını yaptım. Bu iş zor gibi gözüksede motor itecekli olduğundan çok basit, youtubedan bir kaç video izleyerek bu işi hallettim.
Yeni pistonumuzu takıyoruz.

Silindiride yerleştiriyorum, daha önce bahsettiğim üst ölü nokta tam olarak böyle olmalı.


Motor hacmi ile oynandığı zaman subap piyanoları ve iteceklerinde değişmesi gerekiyor, neyseki satın aldığım arkadaş orijinal itecekler ve piyanoları bana vermiştide ekstra masrafa girmeme gerek kalmadı. 


Motoru topladım, subap ayarıda yaptım, şaseye oturtup çalıştırmaya geldi sıra, bunun için arkadaşıma ihtiyacım olduğundan şimdi başka bir işe geçiyorum, motorun şasesini boyamam gerekiyor çünkü bildiğiniz badana fırçasıyla parlak siyah yapmaya kalkışmışlar.

Ben tel fırça ile tüm yüzeyi temizledim ardından maskeleyip parlak siyah ve akrilik vernik attım. 



Bitmiş hali bu, diğer taraftan çekmiş olsam daha iyi olurdu ama idare edin.

Evet arkadaşım ile bir gece birlikte motoru yerine oturtuyoruz, daha sonra ben elektrik tesisatını yerleştiriyorum.




Kabaca nasıl duracak diye bakıyorum, henüz bir şeye benzemiyor :)


Motorun ilk çalışmasını şaseye taktığımızda videoya aldık, daha sonra konjektör değiştirdikten sonra tekrar videoya almışım.





Debriyaj ve fren maneti, tüm kumandalar değişti, artı olarak yuvarlak far takmaya karar verdik ve sipariş ettiğim universal sayılabilecek bir farı bağlantı aparatlarını yaparak uydurdum.





Motor bloğunun şaseye önden bağlanması için parçalar elimizde mevcuttu fakat ufak bir uzatma elemanına ihtiyacı vardı, sanayide onlarıda yaptım, tornacı bir tanıdığım var sağolsun dükkanında böyle işlerle uğraşmama müsade ediyor.



Yuvarlak farda fena olmadı yani :)


Arka kuyruk grenajları boyandı ve takıldı sırada depoyu boyamak var. Ön çamurluk için yarasa çamurluğu tavsiye ettiler bir kaç işlemle uydurursun güzel olur dediler, bende sipariş ettim. (Arkadaki küçük usta benim yeğenim beraber çalışıyoruz. :))


Boya işlerine bayılırım, macun çekmeyide yeni öğreniyorum kendimi geliştireyim derken deponun her yerini macunla kapladım. :) Bir kaç yer dışında ihtiyacı yoktu aslında ama ben uğraşmak istedim. Macun çekildikten sonra zorlu bir zımparalama süreci var, parmağınızla macun üzerinden geçtiğinizde macunu eliniz ile hissetmemeniz gerekiyor. El ile zımparalama yapmadım, matkap için aparatım var onunla yaptım çok yorucu olmadı.


Macunların üzerini kapatmak için attığım bir kat boya ardından böyle gözüktü.


2 Kat boya ve 2 kat vernik ardından bu hale geldi.