12 Mart 2017 Pazar

Buji Piposu Çatlaması

Gv250 nin kronik sorunlarından bir tanesidir. Fabrika çıkışı olarak takılan buji pipoları hemen her yıla ait modelinde aynı sorunu ısrarla tekrarlamaktadır. Buji pipolarından birisi muhakkak ilk kullanımdan birkaç bin km sonra kendi ekseninde kılcal çatlama yapıyor. İki buji piposu da aynı anda çatlamadığı için problem hemen anlaşılmıyor. Aşağıdaki belirtiler takip edilmelidir.

Neden böyle?

Buji piposunda kullanılan plastik malzeme ısınma ve geri soğuma aşamasındaki genleşme toleransına karşı yeterince dayanıklı değil, özellikle bujinin motorun ortasında olmasından dolayı alışılagelmedik bir ısıya maruz kalıyor. Zaman ierisinde de deforme olarak çatlıyor. Deformasyon sürecini hızlandıran en büyük etken bu ısınma sonrasındaki ani soğuma yani motorun tam soğumadan su ile teması kısacası yıkanmasıdır. Siz motor soğudu sanıyorsunuz ancak bujinin olduğu alan motorun en son soğuyan yerlerinden biri halindedir.

Çatlamış Buji Piposu

Çatlayınca ne oluyor da, aşağıdaki gibi oluyor ?

Çatlayan buji piposundan bujiye gitmesi ve kıvılcım atarak yakıtı ateşlemesi gereken akım çatlak olan yerden kendisine en yakın olan metal parçaya ( motor bloğu) kıvılcım şeklinde atlıyor. Bu durumda bujiye akım gitmiyor ve ateşleme olmuyor. Kısacası buji kablosu kaçak yapıyor. Uyarı; çatlak olduğunu tahmin ettiğiniz yeri elinizden yalıtılmamış bir metal yahut drek elinizle kontrol etmeye kalkışmayınız, oluşan kaçak akım iyi gıdıklar. Çünkü o akım aküden gelen bildiğiniz 12 DC değildir. Öncesinde ateşleme bobininden geçmiş, indüke edilmiş halde DC 18.000 – 24.000 V arasındadır. Bu voltaj sağlıklı bir insana dahi zarar verebilir.

Nasıl anlaşılıyor ?

1- Rölanti düzensizleşir, tekleme yapar ve 900 devire kadar düşebilir.
2- Debriyaj çekildiğinde rölantide stop etmeye başlar.
3- Gaz verildiğinde gaza geç tepki verir, motoru sarsacak derecede vuruntu yapar.
4- Motor belli devire kadar tek silindir çalışır.
5- Yakıt tüketimi artar, son sürat düşer.
6- Kırmızı ışıktaki kalkışlarda motor stop ediyor, bir süre bekleyip soğuduğunda normale dönüyor, sonra gene aynı… ( çalak yeni ve çok incedir gözle görülemez, genleşme nedeni ile motor ısındığı zaman arıza kendini gösterir, diş hassasiyeti gibi düşünün bir süre sonra problem kendini motor soğukken de gösterecektir.)
7- Motoru rölantide çalıştırıp bloğa iyice kulak verince çıt, çıt diye aralıklı bir ses duyuluyor ( mutfak ocağının manyetolu çakmağı gibi)
8- Bujiler kontrol için söküldüğünde bir tanesi temizken diğeri kurum bağlamış haldeydi (muhtemelen şu an zaten yetkili servistesiniz)
9- Motor yaklaşık 4-5 bin devire kadar tekleme yapar ardından düzelir. (Bunun sebebi yüksek devirde çatlağın elektriğin iletilmesine engel olamamasıdır.)

NOT: Burada yazılı yakınmalar buji piposunun kesinlikle çatlak olduğu ifade etmez. Sadece sık karşılaşılan vaziyetleri ve bu durumda en sık görülen problemi işaret eder. En doğru arıza teşhisini yetkili servisiniz yapacaktır.

Ne yapmalı?

1- Motoru zorlamadan bir yetkili servise gidilerek burada bahsedilenler anlatılmalı ve buji piposunun çatlamış olabileceği söylenmeli, ilk kontrol pipolarda yapılmalıdır.
2- Kendiniz değiştirebilecek tecrübede iseniz ki, oldukça kolay ancak dikkat isteyen bir işlemdir, aşağıda bahsedilen marka ve model buji pipolarından temin etmelisiniz.
3- Buji pipoları ile beraber mutlaka bujilerinde değiştirilmesi önerilir. Bujilerde hasar olabilir ve yenilemek motor sağlığı için faydalıdır. 
4- Buji seçimi için uyumlu model NGK CR8E'dir.
5- Buji pipolarını takmadan önce göz ile kablo ve yalıtım kontrolü yapılmalıdır.
6- Eski orijinal pipoların ağzındaki lastik, yerinden çıkabilecek tiptedir, onu çıkartıp yeni piponun başlığına takınız, böylece buji yuva ağzına su gelmesini engellersiniz.

Acil bir durumda bizi kurtaracak pratik bir çözüm

Motorunuz beklenmedik bir anca pipo çatlattı ve servise gidecek vaktınız yok, yolunuza devam etmek istiyorsunuz. O zaman aşağıda göstereceğim yöntem sizi kısa sürede olsa idare edecektir.

Tavsiyem en kısa sürede bir servise gidim veya buji piposunu kendiniz değiştirin.

Çatlayan buji piposunun çatlak olan kısmını elektrik bandı ile sıkıca bir kaç kat sararak elektrik kaçaklarını önleyebilirsiniz.

Onarılmış Buji Piposu


Hangi Buji Piposu ?

Forum içerisinde kullanılan, memnun olunan ve tavsiye edilen marka ve modeldir. (reklam amacı yoktur)

NGK Marka SD05F veya SD05FGA Model buji piposudur. Her ikiside uyumludur.



Hangi Buji ?

Yine NGK marka CR8E yada CR9E tek tırnaklı buji tercih edilmelidir. CR8E normal tip CR9E ise soğuk tip tir. Pek birşeyi fark ettirdikleri GV250 için söylenemez. İkisi de olur. Piyasada CR9E yi bulmak daha kolaydır.



İridyum bujiler diğer bujilere oranla çok daha fazla uzun ömürlüdür. Performansa bir katkısı olmaz ancak buji değişim zaman aralığınızı oldukça uzatır ve servis maliyetini etkiler. Buji seçiminde verilen modele sadık kalınarak seçim yapılabilir. Bu durumu yetkili satıcıya danışınız.

Çift tırnaklı bujiler ateşlemenin daha homojen olması için faydalıdır. Tırnaklardan biri arızalanınca diğeri çalışmaya devam eder denmesi şehir efsanesidir. Dikkatli bakılınca tırnakların aynı metale bağlı olduğu görülür. Yani ya çalışır yada çalışmaz. Çift tırnaklı bujiden performans alınabilmesi için ateşleme sisteminin komple değiştirilmesi ve beyin ayarının yapılması gereklidir ki bu durumda bence gereksizdir.

NOT: Herhangi bir neden ile yetkili servise gitmişseniz imkanlarınız dahilinde buji ve buji pipolarını yukarıda bahsedilenler ile değiştiriniz. Çatlamanın ne zaman ve hangi durumda olabileceğini kestirmek mümkün değildir.

Eski Bujileri temizlesem tekrar kullansak olmaz mı?

Olmaz,Olmamalı,Ben yapmam yani… NGK yı dahi temizlemekle uğraşmam. Değişim periyodunu takip ediniz, ve zamanından kısa bir süre önce ilk fırsatta değişimi yapınız. Değişim zamanı geldiğinde fırsatınız olmayabilir.

Buji pipolarının ömrü ne kadardır ?

Kılavuzlarında ömürleri ile ilgili bir teferruat bulunmuyor ama imkan dahilinde bujiler ile beraber değiştirilmesi sağlıklı olacaktır.


NGK buji ve pipolarının sahtesine sıkça rastlandığından alışverişinizi güvendiğiniz firmalar yahut doğrudan NGK distribütöründen yapmanız şiddetle tavsiye olunur.

Bu yazı motosiklet.net'ten BLUERAY isimli kullanıcının postundan alıntılanıp düzenlenmiştir.

Konjektör Arızası

Konjektör Nedir?

Bahsedecek olduğumuz bu parçaya aslına bakınca konjektör demek yanlıştır ancak, aramızda ismi her nedense bu şekilde kalmıştır. Konjektör TERS AKIM ENGELLEYİCİ bir devredir. Yani elektrik üreteci çalışmadığı zamanlarda depolamada kullanılan akünün yada sistemdeki başka elektriksel kaynakların üretece doğru geri akmasını engelleyen sistemdir. Her neyse. Biz alışıldığı üzere konjektör demeye devam edelim.

Motorda elektrik üretimi yapan bir dinamo olduğunu ve üretim için gerekli hareketi motorun kendi gücünden aktarma organları vasıtası ile aldığını bilmekteyiz. Bu dinamo denen aletin diğer bir adı ise forumda sıkça geçen STATÖR’dür. Motosikletimizdeki bu organ üretimini AC olarak (Alternatif Akım , Dalgalı Akım) olarak yapmaktadır. Madem ki dinamoyu hareket ettiren şey motorun kendi mekanik gücüdür, bu da demektir ki bu güç dengesizdir. Yani, motor devri yükselip, düştükçe dinamonun hızı da değişmekte ve ürettiği elektrik miktarıda buna bağlı olarak (voltaj) değişmektedir.

Bilindiği üzere AKÜ, DC (Doğru Akım, Doğrusal Akım) depolayan ve şarj edilmesi gereken bir alettir. Şarj işlemi ise yine uygun voltajdaki DC Akımı ile yapılmaktadır.

Motorsikletimiz üzerindeki tüm ekekriksel donanım kornadan sinyalden marş motoruna ordan bujilere kada tamamı DC akım ile çalışmaktadır.

İşte konjektör burada iş görmektedir. Akımı regüle etmekte yani istenilen akım tipine ve miktarına çevirmektedir. Telefonunuzu şarj eden adaptör de bir çeşit konjektördür.

Sonuç olarak; dinamo motosikletin krank milindeki dönüş hızı (devir) kadar mekanik hareketi alır, 20-80 volt kadar AC akımı üretir ardından da bu akımı KONJEKTÖR’e gönderir. Konjektör bu akımı alır önce DC’ye çevirir sonra istenilen voltaja düşürür ardından da Şarj işlemi için aküye gönderir. İlaveten akü tamamen şarj olduğunda aküye giden akımı keser ve aküyü korur. Aküdeki depolanmış voltaj düşünce tekrar şarj işlemine başlar Akü’yü sürekli dolu olmasını sağlar. 

Konjektör neden arızalanır?

Tüm elektriksel cihazların bilindiği üzere saat olarak hesaplanmış bir ömrü olduğunu bilmekteyiz ancak bu yazımızda ömrünü doldurduğu için arızalandı konusuna girmeyeceğiz. Bizim derdimiz üretim yahut kullanıcı kusuruna dair incelemelerdir. Bulguların tamamında konjektör bağlantılarınn eridiği, yandığı görülmüştür.



1- Akü çalışma ömrünü doldurmuş yahut arızalandığı için şarj edilemiyor. Bu durumda konjektör sürekli faal durumda olacak, aralıksız biçimde aküyü şarj etmeye çalışacak Konjekör aynı adaptörlerde olduğu gibi çalıştığında ısı yayan bir alettir ve soğuması için üzerinde metal kanatçıklar vardır. Bu sürekli ve tam kapasitede çalışma hali ise konjektörün aşırı ısınmasına içerisindeki devrelerin ve kendisine bağlı olan kablo girişlerinin erimesine hatta yanmasına sebep olacaktır. Erime nedeni ile kablolar açıkta kalacak muhtemelen kısa devre sonucu arızaya neden olacak, kısa devre olmasa bile kendi devre elemanları kavrulacaktır.

2- Konjektörün bulunduğu alan yeterince havalanmıyor ise yine yüksek ısı faktörü egemen olacaktır.

3- Konjektöre bağlı olan kablolarda bir gevşeme vardır. Bu gevşek noktada kıvılcım atlaması veya yüksek bir drenç meydana gelebilir. Bu durumda kablo bağlantılarının yanması sözkonusudur. Yanan kablolar kısa devreye neden olacak ve konjektörü az bir zaman içinde bozacaktır.

4- Fabrika, motosikletin üzerinde bulunan elektriksel elemanların harcadığı güce göre bir konjektör tipi ve akü kullanmış, kablolamadan sigortalara kadar tüm sistemi bir denge üzerine kurmuş ancak çok az miktarda da güvenlik gerekçesi ile rezerv potansiyel bırakmıştır. Yani biraz zorlamaya karşı önlem almıştır. Durum böyle iken motorsiklete sonradan ilave edilen her elektriksel parça (sis farı, led farlar, çakmak, usb soketler, elcik ısıtma, teyp vs.) ayrı bir yük oluşturacaktır. Sistem dengesinin üzerine çıkıldığında konjektör sürekli aküyü doldurmak durumunda kalacaktır, buda konjektörün zorlanmasına sebebiyet verir.

5- Dinamo gereğinden fazla akım üretmektedir ve yine konjektörün devre elemanlarını zorlayacak ve yanmalarına sebep olacaktır.





Konjektör arızası yaşayan kullanıcılar ne gibi sorunlarla karşılaşıyor ?

1- Motor tek marşta çalışmaz, uzun süre marşa basmanız gerekir.
2- Motoru bir süre kullanmadıktan sonra marş basmanız gerektiğinde marş basmaz.
3- Düz yolda giderken motor stop edebilir.
4- Düşük hızlarda ve durduğunuzda motordan yanık kablo kokusu gelir. (Sele altından)
5- Aküyü şarj ettirmenize rağmen bir kaç gün içinde yeniden marş basmaz.
6- Kontak açmanıza rağmen hiç bir şekilde elektrik gelmez. (Sigorta atmıştır.)
7- Sele altından dumanlar çıkmaya başlar. (Korkmayın birşey olmuyor.)

Yukarıdaki altı maddeye bakınca problemin ya yanık kokusundan yada akünün boş olmasından meydana çıktığı anlaşılıyor. Ancak seleyi kaldırdığınızda bir yanık kokusu yok ise kablo girişleri sağlam ve yerli yerindeyse aküden şüphelenmeniz önceliklidir. Evinizde bir akü şarz aleti bulundurmanız ısrarla tavsiye edilir. Ucuz bir alettir ve iyi ki almışım len, aferin bana dedirtecek bir cihazdır.

Konjektör Arıza Teşhisi nasıl yapılır ?


Konjektörün çalışıp çalışmadığını kontrol etmemiz için gerekli olan alet avometredir. Çeşitli birimlerde elektrik akımlarını ölçmeye yarayan bir alettir. Biz motosikletimizde Volt(V) üzerinden ölçüm yapacağımız için avometrenin üzerindeki düğmeyi V simgesinin üzerine getiriyoruz.


Avometrenin kırmızı kablosunu akünün artı(+) kutbuna, siyah kablosunun ucunu ise eksi(-) kutbuna yerleştiriyoruz.

Motor çalışmıyorken avometrenin göstermesi gereken değer 11,6 V ile 12,6 V arasında olmalıdır. Bu ölçüler sağlıklı bir akünün göstermesi gereken voltaj değerleridir, eğer akü 11,6 V altında bir ölçü gösteriyorsa akünüz boş demektir.

Motoru çalıştırıyoruz, şimdi rölantide ve 5.500 devirde göstereceği voltaj değerleri ile konjektörün çalışıp çalışmadığının kontrolünü yapmış olacağız.

Motor rölantide iken göstermesi gereken voltaj değeri 13,0 V ile 13,5 V olmalıdır. Far, elcik ısıtma, sis farları gibi donanımlar çalışıyorken bu değer 12,5 V a kadar düşebilir. 

Motorun devrini 5.500 dev/dk sabitlediğimiz zaman voltaj değerinin14 V ile 14,5 V arasında bir değer göstermesi gerekmektedir. 

Eğer konjektörünüz arızalı ise rölantide ve 5.500 devirde avometrenin göstereceği değer yaklaşık olarak 12,0 V ile 13,0 V arası olacaktır. Bu demek oluyorki konjektörünüz aküye yeterli derecede enerji göndermiyor ve şarj etmiyor. Bu sebeple motorunuz üzerindeki tüm elektriksel donanımları aküden enerji alarak kullanıyor. Buda çok kısa sürede akünüzün bitmesine sebebiyet verecektir.

Konjektör arızası nasıl giderilir?

Hyosung marka motosikletlerde kullanılan konjektörlerin genelde ömrü kısıtlıdır. Tahmini bir kilometre vermek gerekirse bu kilometre 20.000 dir. Eğer yüksek kapasiteli konjektör kullanılırsa bu ömür uzayabilir. Yukarıda bahsedildiği gibi durumlar söz konusu olduğunda ve avometre ile konjektör arızası tespit edildiğinde yapılacak şey yeni bir konjektör takmaktır.



Motorumuzda konjektör bağlantıları plastik soketler ile yapılmıştır. Tavsiyem bu soketlerin iptal edilmesi ve tek tek yanmaz bant ile birbirine bağlanmasıdır. Bu işlemleri tesisattan anlayan tecrubeli birisinin yapması önemlidir. 

Piyasada çeşitli firmalar Gv 250'nin orijinal konjektörünü 300 TL ye satmaktadır. Benim tavsiyem her hangi bir 250cc motorun konjektörünü kullanmanız yönünde olucaktır. Bu şekilde çok daha ucuza bu sorunu çözebilirsiniz. Bunun motorunuz için bir tehlikesi yoktur, konjektör üniversal bir parçadır. Orjinali ile aynı görevi yerine getirir.

Dikkat edilmesi gereken kapasitesi 250cc motosikletlere uygun üretilmiş olmasıdır. Düşük kapasiteli konjektörler statöre zarar verebilir. 

Gv 250 ye uyumlu konjektörler ;
-YBR 125 konjektörü (Karbratörlü modeller 2005-2008)
-XF - 645 konjektör (Enjeksiyonlu modeller 2010-2015)
-Mosfet FH020AA konjektör (Tüm modeller için uyum sağlar)



Bu yazı motosiklet.net'ten BLUERAY isimli kullanıcının postundan alıntılanarak düzenlenmiştir.